24 Nisan 2015 Cuma

FIP Kedilerin infeksiyöz Peritoniti

Teşhis Hakkında

Fip, sadece kedileri etkileyen çok ciddi viral hastalıktır. Hastalığa neden olan virüs corona ailesine aittir. Sindirim sistemi ile yayılır. Hasta kedilerin dışkısı, salya, kusmuk gibi sindirim sistemine ait sıvılar virüsü çevreye yayar. Hastalık kediler için ölümcüldür. Hastalığı sınırlandırmak için taşıyıcı kedilerin teşhisi ve diğer kedilerle olan temasının önlenmesi hastalığın yayılmasını önlemek için şarttır.
Corona virüs ailesine ait çeşitli virüsler bulunmaktadır. Bu geniş banttaki virüsleri ikiye ayırmak mümkündür. Enterik corona virüsler orta dereceli sindirim sistemi rahatsızlıklarına yol açar. diğer gruba oranla öldürücü derece hastalık meydana getiremezler. Yerleşim alanları sindirim sisteminin içi ile sınırlıdır. Kan dolaşımına geçemezler. Tam tersine  FIP gibi bazı suş ve varyantları kan dolaşımına karışarak vücudun diğer organlarına atlayarak ölümcül hastalık meydana getirebilir.
FIP her yaşta görülebilirse de en sık altı ay ile üç yaş arasındaki kedilerde görülür. Tüm organlar etkilenebilir. Ancak en sık karaciğer, böbrek, sinir sistemi ve gözlere yerleşir. 
FIP çok bulaşıcıdır. Virüse maruz kalan kedilerin pek çoğunda sindirim sisteminde sınırlı kalır ve klinik tablo ortaya çıkmaz. Kedilerden kaynaklandığı düşünülen bir tetikleyici ile virüs mutasyon geçirerek FIP yapabilme yeteneğine kavuşur. Bunu anlamak çok önemlidir. Kedilerde corona virüs testi yapmak FIP hastalığının teşhisini koymaz. Virüs karın içi sıvıdan tespit edilmelidir. FİP teşhisi koyulan kediler virüsü etrafa yayarlar. Bu yüzden diğer kedileri korumak amacıyla hasta kediyi diğerlerinden ayırmak gerekir. Tuvaleti, yemek kapları da buna dahildir.
FIP'li genç kediler bodur görünümlü ve gelişme geriliğine sahiptir. Tüyleri karışık, sert, kalitesizdir. FIP hastalığının klinik olarak iki alt formu vardır.  Islak form; karın boşluğuna sıvı dolar. Kedinin görünümü tıpkı yoğun bağırsak paraziti olan kediler gibidir. Eğer sıvı göğüs boşluğunda ise kedi nefes almakta güçlük çeker. Kuru form; kedi yavaş yavaş kilo kaybeder. İştahsızdır ve nedeni açıklanamayan ateş vardır. Yaşlı hayvanlarda çoğu zaman kuru form şekillenir. Kuru form sinir sistemine atladığı zaman sinir sistemi semptomları ve nöbetler şekillenir.
Karın içi sıvı dolu olan kedinin röntgeni. 

FIP teşhisini koyabilmek için sadece corona virüs testi tek başına yeterli değildir. Genel Muayene, röntgen, ultrason ve kan biokimyası ile birlikte değerlendirilmelidir. Corona virüs pozitif çıkan tüm kedilerden karın boşluğundan sıvı alınarak test edilmelidir. Bu işlem kan almaktan çok farklı değildir. Ancak kuru formun teşhisini koymak çok zordur. kesin teşhis için operasyon ile karın içi organlardan biopsi yapmak gerekir.

Teşhis ile yaşamak:

Eğer kedinize FIP teşhisi konulduysa bulaşmayı önlemek için yeni kedilerden ayırmak gerekir. Daha önce birlikte yaşadığı kedileri hali hazırda corona virüsü bulaştırmıştır. Evdeki kedilerden izole etmek bu açıdan bir koruyuculuğu yoktur. Kediyi karantinaya almak onu strese sokarak hastalığın seyrini hızlandırmaktadır. Corona virüse maruz kalan kedilerin çoğunda hastalık gelişmemekte sindirim sisteminde kalmaktadır. 

Tedavi:

FIP hastalığının bilinen herhangi bir tedavisi yoktur. Semptomlar bir kaç günden aylara yayılan süreçte kötüleşerek ölüme neden olur. Burada amaç kedinin yaşam konforunu arttırmak olmaktadır. Bazen kemoterapi ve kortikostreoidler kullanılabiilmektedir. Ancak bunlardan alınan cevap oldukça sınırlıdır. İştah arttırıcılar, destek tedaviler yapılabilir. Destek tedavi sayesinde aylarca yaşayabilen kediler vardır. 

Neleri yapmalısınız?

Eğer Kedinize FIP teşhisi konulduysa ve en sevdiği yiyeceği bile ret ediyorsa veterinerinizle görüşün.
Kedinizi stresten uzak tutun. Gereksiz taşımalar, çok sıcak veya çok soğuk ortamlar gibi stres faktörlerini azaltın. Stres, hastalığın kötüye gitmesinde etkendir.

Neleri yapmamalısınız?

Eğer kediniz hem içeri hem dışarı çıkıyorsa dışarı çıkmasına izin vermeyin. Mahalledeki tüm kedileri enfekte eder. Eve yeni bir kedi almayın.

Ek olarak:

FIP genellikle 5 kedi ve daha fazlasının bir arada yaşadığı veya böyle bir ortamdan gelen kedilerde teşhis edilmektedir. Barınak, pet shop ya da pek çok kediye aynı anda bakan kişilerin evlerindeki kediler gibi. Eğer Evinizde 5 ve daha fazla sayıda kediniz varsa hastalığa karşı bilinçli olmalı veteriner hekiminizden yüz yüze daha detaylı bilgi almalısınız.

17 Nisan 2015 Cuma

Eviniz kokuyor mu ? Çaresi Nedir?

Onlarsız olmaz. Evimizde, arabamızda, hayatı birlikte paylaştığımız her yerde birlikteyiz. Zaman içinde köpeğimizin kokusu etrafa siner. Ne kadar titiz olursanız olun bu herkesin başına gelebilir.










Eğer böyle bir durum başınıza gelirse evdeki mobilyaları çöpe atmadan kokudan kurtulabilirsiniz. 

  • İşe mobilyalardan başlayın. Ayrılabilir tüm parçalarını ayırıp elektrikli süpürge ile iyice süpürün. 
  • Yastıkların yüzleri, kılıflar gibi ayrılabilen tüm parçaları çamaşır makinasında yıkamak için çıkarıp ayırın. Çamaşır makinasında oksi özelliği olan deterjanla yıkayın. Deterjanla birlikte yarım su bardağı kadar sirkeyi ekleyin.
  • Zemine gelince mobilyaların altları, köşe kenar gibi toz yumaklarının birikme eğilimi olan yerlere özen göstererek iyice elektrikli süpürge ile süpürün.
  • Büyük paket kabartma tozu alın. halı, kilim, kılıf, yastıklar gibi çamaşır makinasında yıkayamayacağınız tüm kumaş malzemelerin üzerine bol bol serpiştirin. Kabartma tozunun görevini yapabilmesi için gece boyu bırakabilirsiniz. Bunu nevresim takımlarını söktükten sonra yatağınız için de uygulayın. 
  • Elektrikli süpürge ile kabartma tozu uyguladığınız yerleri iyice süpürün.
  • Kokuyu büyük kısmını nötralize ettiniz. Bu uygulamalardan sonra eskisi gibi kokulu deterjanlarla klasik temizliğinizi yapabilirsiniz. 

10 Nisan 2015 Cuma

Kansere Yatkın 10 Köpek Irkı

Kansere Yatkın 10 Köpek Irkı

1. Bernese Mountain Dog

 

 

 

 

 

 

 

 Bernese dağ köpeği ülkemizde sık rastlanan bir ırk olmamasına rağmen %50 ölüm nedeni kanser olması nedeniyle listenin başında yer almaktadır.


2. Boxer
















Mast cell tümör, meme dokusu kökenli tümörlerin en yüksek oranda görüldüğü köpek ırkıdır. mast cell tümörleri ileri yaşlarda görülme sıklığı artsa da her yaşta görülebilir.




3. Cocker Spaniel
















Cocker spaniel ırkı köpeklerde kanser yaygınlığı %23' tür. 

4.  Doberman Pinscher


 



















Doberman ırkı köpekler kansere yatkınlıkta ilk beşe girer. En sık görülen dişilerde, meme kanseridir.


5. Alman Çoban Köpeği





















Alman Çoban köpekleri kansere yatkın köpekler içinde beşinci sırayı almaktadır. En sık görülen kanser türü hemanjisarkomdur.

6. Dev Schnauzer  


















Dev Schnauzer ırkı köpekler özellikle koyu renk olanları deri kanserlerine,  melanomaya daha sık yakalanmaktadırlar. 




7. Golden Retriever














Goldenler lenfosarkoma ve hemanjiyosarkomaya daha sık yakalanmaktadırlar. 

8. Danua



















İri ırklardan biri olan danualar kanser kadar kalp hastalıklarına da yatkındır.

9. Rottweiler














Kemik dokunun kanseri olan osteosarkoma en sık rottweiler ırkı köpeklerde görülmektedir.

9. Standard Poodle












Poodle ırkı köpekler kansere yatkın ırklardan birisidir ve hemen her türlü kanser tipi görülebilmektedir.

3 Nisan 2015 Cuma

Veteriner Hekimler Muayene Esnasında Aslında Neye Bakarlar?

Veteriner Hekimler Muayene Esnasında Aslında Neye Bakarlar?

Eminim ki pek çok kişinin aklından geçmiştir. Bazen dişe dokunur ele gelir bir durum yok gibidir muayene esnasında. Hatta muayene ücretini ödemeden önce ne yaptın ki diye sormadan geçemeyiz.

Neye bakıyoruz?

Veteriner hekiminiz hayvanınızı sistem sistem inceler. Hayvanınızla ilk karşılaştığında gördüğü mental durumu ve davranışlarıdır. (merkezi sinir sistemi) Duruş bozukluğu olup olmadığı, etrafa olan ilgisi, etrafındaki objelere duvara çarpıp çarpmaması bunların hepsi birer bilgidir.

Hayvanınız simetriktir. Eşit olarak ikiye bölünebilir ve sağ tarafı ile sol tarafı birbirine eşit olmalıdır. Gözleri, kulakları, bacakları, kasları sağ ve sol taraf birbirine eşit görünmelidir. Obez ya da sıska olup olmadığını, soluk alma sıklığı, zorluğu olup olmadığı ilk anda daha elini sürmeden önce değerlendirdiği durumlardır.
Göz-Kulak-Ağız
Gözlerine baktığında, göz çevresi dokularından konjuktivanın rengi bize anemi, sarılık, hiperemi ve kanın oksijen taşıma yeteneği hakkında bilgi edinir. Göz yaşı miktarı ve nemliliği göz yaşı bezlerinin sağlığı; göz önündeki eğer varsa çapak akıntı ve kirlerin miktarı ve rengi enfeksiyon konusunda bilgi verir. Göz bebeklerinin durumu ve refleksleri aynı zamanda merkezi sinir sistemi hakkında önemli bilgiler sağlar. Göz önündeki şeffaf doku olan kornea kalınlığı, üzerindeki çizik ya da yaralanmalar ve tabii ki lensin saydamlığı da(katarakt) elde edilen bilgilerdendir. Eğer gerekli ise göz muayenesi özel olarak derinleştirilebilir. 
Kulaklara baktığında koku, kulak kiri, akıntılar enfeksiyon ve kulak parazitleri açısından değerlendirmektedir.
Ağzının içine baktığında yaralanma olup olmadığı, diş etlerinde yangı, diş eti veya ağız içinde tümör varlığı, dişlerin pozisyonu ve sayısı kırık diş olup olmadığı, diş taşlarının durumu ve ağzın doğru kapanışta olup olmadığı çene eklemi ile birlikte değerlendirmektedir. Diş etlerinin üzerine parmakla basıp çektiğimizde aslında gözlemlenen kılcal damarların dolma zamanıdır ki kalp ve dolaşım sistemi hakkında ciddi fikir verir.
Lenf Yumruları
Pek çok lenf yumrusu doğrudan derinin altındadır. Şişmiş yangılı ağrılı lenf yumruları  enfeksiyon ve/veya sepsis denilen bakterilerin kana karıştığının göstergelerinden biridir. 

Akciğerler ve Kalp

Akciğer sesleri yumuşak ve düzenli olmalıdır. Ses alınamayan bölgeler olmamalı, nargile fokurtusu ya da ıslık sesleri gelmemelidir. bu sesler akciğerin durumu hakkında bilgi vermektedir. 
Kalp sesleri ritmik lup dub döngüsünde olmalı arasında çalkantı sesleri olup olmadığı vurum sayısı kalp ve dolaşım sistemi hakkında bilgi verir. 
Dinleme işi uzun sürdüğünde hasta sahipleri huzursuzlanmaktadır. Bu yüzden pek çok veteriner hekim sağ ve sol tarafları dinlerken arada hasta sahibiyle konuşmaya devam eder. Bu ufak numara genelde hasta sahibinin dikkatini dağıtmakta ve dinleme işinin ne kadar uzun sürdüğünü fark etmemektedir. 
Karın boşluğu
Bağırsakların doluluğu ( aynı zamanda iştah konusunda da fikir verir) gaz olup olmadığı, kabızlık durumu, karın içi sıvı olup olmadığı, kitle veya ağrı varlığı bunların hepsi fikir verir. 
Özel bölgeler:
Penis ya da vaginadan akıntı gelip gelmediği yangılı olup olmadığı, ülkemizde çok yaygın olan veneral tümörler gözle muayene ile tespit edilebilmektedir. 

Deri ve Tüyler

Tüylerin durumu hayvanınızın doğrudan beslenme kalitesi (miktarından farklı olarak), sahibinin hayvanına olan ilgisi, dış parazitler, varsa vücudundaki sıvı kaybı hakkında bilgi verir. Deri muayenesinde simetrik döküntüler, belli bölgelerin döküntüleri ve yaralar, yumrular veteriner hekimi yönlendiren bilgilerdendir. Tüy rengindeki değişimler sürekli yaladığı ve kaşıdığı noktalar (alerji?) hakkında bilgi vermektedir.

Ağrılı Noktalar

Özellikler büyük eklemler ağrılı noktalar ortopedik sorunlar hakkında hekiminize bilgi vermektedir.


Gördüğünüz gibi muayenenin büyük bir kısmı sadece gözlem, görmek, dokunmak ve dinlemekle tamamlanmış oldu. 
Şöyle bir baktın ne yaptın ki denilen genel muayene ile pek çok büyük sorun saptanabilir ve çözülebilir. Genel muayenenin arkasında büyük bir bilgi birikimi ve tecrübe bulunmaktadır. Kısa sürede tamamlanabilir olması genel muayeneyi önemsiz veya gereksiz kılmamalıdır. İyi bir genel muayene ile gereksiz tetkiklerden kaçınılabilir veya detaylı muayenelerde kullanılacak yöntemlerin daha iyi seçilebilmesine olanak sağlar.

Google+